açılmak
(nsz) 1. Açma işine konu olmak: Kasabada bir çırçır fabrikası açılmış. -A. Ümit. 2. Renk koyuluğunu yitirmek: Perdenin rengi açıldı. 3. Kendine gelmek, biraz iyileşmek, ferahlamak: Ateşi düşünce hasta açıldı. 4. Denizde kıyıdan uzaklaşmak. 5. Sıkılması, çekinmesi, tutukluğu kalmamak. 6. Kuruluşlar ilk kez veya yeniden işe başlamak. 7. İşini gereğinden veya götürebileceğinden geniş tutmak. 8. Genişlemek, bollaşmak: Ayakkabısı açıldı. 9. Delinmek, yırtılmak: Pantolonun dizleri açıldı. 10. Sis, karanlık, duman vb. dağılmak, yoğunluğunu yitirmek: Belki hava açılıyor. -R. H. Karay. 11. Gereken güce ulaşmak: Araç uzun yolda açıldı, hızı arttı. 12. (-e) Sırrını, üzüntüsünü, sorunlarını birine söylemek: Hiç kimseye açılmayarak yaşadığım bu altı ay beni bitirdi. -P. Safa. 13. (-e) Kapı, yol vb. geçit vermek: Yol açılmış, biriken vasıtalar sel hâlinde akmaya başlamıştı. -H. Taner. 14. Yüzerken kıyıdan uzaklaşmak: Ben yüzerken biraz fazla açıldım, kendimi Vardar'ın kuvvetli bir akıntısına kaptırdım. -Y. K. Beyatlı. 15. mec. Ayrıntıya girmek.
açılmak
1. Açılmak (kapak vb.). 2. Kenara çekilmek
açılmak İng. open up
Oyuncunun (gövdesini seyirciye doğru döndürmesi.
açılmak (I)
1. Zahir olmak, nümayan olmak, aşikâr olmak. 2. Ortadan kaybolmak, görünmez olmak.
açılmak (II)
Fetholunmak.
açılmak için benzer kelimeler
açılmak, 7 karakter ile yazılır. Ayrıca,
a harfi ile başlar, k harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise,
'a', 'ç', 'ı', 'l', 'm', 'a', 'k', şeklindedir.
açılmak kelimesinin tersten yazılışı kamlıça diziliminde gösterilir.