ağızlık

ağızlık, -ğı

a. 1. Bir ucuna sigara takılan, öbür ucundan nefes çekilen çubuk biçimindeki araç: “Kiraz, bilir miydi ki günün birinde tütün diye bir ot çıkacak ve insanlar bunu içmek için dallarını kesip kesip ağızlık yapacak?” -R. H. Karay. 2. Nefesli çalgılarda ağza gelen yer. 3. Hayvanın ısırmasına, zararlı bir şey yemesine engel olmak için ağzına takılan tel, deri vb. kafes. 4. Telefon vb. cihazlarda ağza yaklaştırılan bölüm. 5. Kuyu bileziği. 6. Su tesisatında su alıp vermeye yarayan vanalı uç. 7. hlk. Yemiş küfelerinin üzerine yapraklı dallarla yapılan kapak. 8. hlk. Dokumacılıkta çözgünün açılıp kapandığı ve içinde mekiğin geçtiği yer. 9. hlk. Bir şeyin başladığı yer. 10. hlk. Huni.


ağızlık Fr. Pipette
ağızlık

1. Bir şeyin başladığı yer. 2. Huni. 3. Su için ölçü birimi. 4. Yayık çömleğinin ağzına bağlanan deri kapak. 5. Süt süzerken huni içine konan ince bez. 6. Çift sürerken, hayvanların bir şey yemelerine engel olmak için, ağızlarına takılan tel, ip, kendir, sazdan örülen veya çuvaldan yapılan torba. 7. Kuzu ve oğlakların süt emmemeleri için ağızlarına takılan tel kafes. 8. İneklerin kendi kendilerini emmemeleri için ağızlarına takılan tel veya kirpi dikeninden yapılan kafes. 9. Kuyu ağzına konan yuvarlak, delikli taş. 10. Emzik. 11. Sepet veya küfe ağzını kapatmak için konulan ot, dal. 12. Ekmek pişirilirken fırının ağzına konan bir miktar odun. 13. Kağnı, kanat başlarına kadar dolduktan sonra en üste yüklenen deste. 14. Su arkının sulanan yerlere açılan kısmı, ark başı, arklardan sulanacak tarlaya açılan su yolu. 15. Kirizme yapılırken, bağ, bahçe bellenirken belin açtığı derinlik, ilk çukur, hendek. 16. Fidan dikmek için açılan yer. 17. Kütüğü parçalarken açılan yarık. 18. İki bağın arasındaki yol. 19. Dokuma tezgâhında mekiğin işlemesi için bırakılan çözgü aralığı. 20. Çözgü dolaplarında ipliğin muntazam gidişini sağlıyan araç. 21. Hazırlık: Baban ağızlığını yaptı mı? 22. Dam çevrilir veya örtülürken, çevrilmekte veya örtülmekte olan açık kısım.


ağızlık

1. Beş çile ipliğin hepsi. 2. İp veya yün yumağının onda biri.


ağızlık

1. bk. ağuz (I)-1. 2. İneğin doğurduktan sonra sağılan sütünden yapılan yemek. 3. Kavunun çekirdekli kısmından kesilip alınan yüzbeği.


ağızlık

Lâf etme, düzgün konuşma: iyi ağızlık öğrenmişsiniz.


ağızlık

Sıra, düzen: Şöyle ağızlıkla gidelim.


ağızlık

Yeni doğurmuş bir hayvandan ilk günlerde sağılan, koyu yapışkan süt, ağız.


ağızlık İng. funnel

genel uygulayım: 1-Bir sıvıyı dar ağızlı bir kaba aktarmak için kullanılan koni biçimindeki araç. 2 -Boru, boşaltıcı vb. ağzına takılan yuvarlak bilezik ya da halka.

I) 1. Tarlalarda ekim ya da sürüme ilk başlanan yer. (*Merzifon -Amasya) 2. Çift sürme sırasında çift hayvanlarının ot yemelerini önlemek için ağızlarına takılan ip, zincir, fındık dalı ya da asma çubuklarından örülmüş burunsalık (*Kemalpaşa -İzmir; *Terme -Samsun; Çerkeşgüveyi *Fatsa -Ordu) 3. Kağnılarda okun altındaki ağaç. (Yurtbeyi *Gölbaşı -Ankara)

II) 1. Teneke ya da bakırdan yapılmış, huni biçiminde süt süzgeci. (Anaç *Perşembe - Ordu) 2. Huni. (Eşmeyazı -Kars)


ağızlık (I)

Dokumacılıkta çözgünün açılıp kapandığı yer, mekik atılacak yer.


ağızlık (II)

Başlangıç.


ağızlık (III)

At geminde ağıza yanlamasına giren demir.


Ağızlık Osm. Lüle

ağızlık için benzer kelimeler


ağızlık, 7 karakter ile yazılır. Ayrıca, a harfi ile başlar, k harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise, 'a', 'ğ', 'ı', 'z', 'l', 'ı', 'k', şeklindedir.
ağızlık kelimesinin tersten yazılışı kılzığa diziliminde gösterilir.