hışır
a. hlk. 1. Olmamış meyve. 2. sf. Taşkınlık gösteren, yaramaz (kimse): Serde toyluk vardı a canım. Sahi ne hışırdım o zaman. İlk gençlik, sersemlik, budalalık çağı. -H. Taner. 3. sf. argo Aptal, sersem.
hışır
Kavun.
hışır
Kullanılmış, işe yaramaz şeyler.
hışır
1. İri, şişman ve kuvvetli adam. 2. Sert karakterli ve kaba adam. 3. Aptal, düşüncesiz (kimse). 4. Aksi, ters, kavgacı (kimse). 5. İnatçı: ne hışır keçidir o. 6. İçi içine sığmayan, yaramaz. 7. Hastalıklı, zayıf, cılız, çelimsiz (insan ya da hayvan için).
hışır
1. Olmamış, ham meyve (daha çok kavun, karpuz için) 2. Taze salatalık: Hışırlar yetişmiş. 3. Sebze, meyve. 4. Çürümüş sebze, meyve. 5. Sulu (meyve): Bizim karpuzlar çok hışır.
hışır
Dolu: Bu yıl ekinleri hep hışır vurdu.
hışır
1. Nemli toprak: Hışır toprak iyi sürülür. 2. Çok çamurlu olduğu için tavında sürülemeyen toprak. 3. Sert, ürün yetişmesine elverişli olmayan toprak. 4. İri taneli kumluk yer. 5. Suya batmayacak kadar hafif çakıl.
hışır
Bir şeyin artığı, eziği, işe yaramayan kısımları, süprüntü.
hışır
Kadınların kullandıkları mücevher.
hışır
Patiska ve amerikan bezlerinin çirişi, kolası.
hışır
1. Yastık, yatak vb. şeylerin yün ya da pamuğu: Bugün döşeklerin hışırını yıkadım ve çırptım. 2. bk. hışva (I).
hışır
Yaş odun.
hışır
Çok sıcak su.
hışır
1. İri saman. 2. Tamamiyle samandan ayrılmamış arpa ya da buğday. 3. Arpa, buğday içindeki toz toprak.
hışır
Yorgunluk.
hışır
Bol.
hışır
Küçük.
hışır
Tezek kırıntıları.
hışır
Açılmış pamuk kozası.
hışır
İri kum.
hışır
Kullanılmaz duruma gelmiş, bozuk.
hışır
Olgunlaşmamış kavun.
hışır
Sulu yer.
hışır
Hışır hışır; çok dikenli; çok sıcak; her bir parçası bir yana fırlalar olma
hışır
Eski
hışır
Ermemiş kavun, kelek
hışır için benzer kelimeler
hışır, 5 karakter ile yazılır. Ayrıca,
h harfi ile başlar, r harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise,
'h', 'ı', 'ş', 'ı', 'r', şeklindedir.
hışır kelimesinin tersten yazılışı rışıh diziliminde gösterilir.