nokta
a. 1. Çok küçük boyutlarda işaret, benek. 2. Bazı harflerin üzerine konulan ufak işaret. 3. Yer: Köşkten çıktık ve bahçenin her noktasını uzun uzun durup konuşarak dolaştık. -A. Haşim. 4. Konu, konu ile ilgili önemli bölüm: Genç adam, o noktada alaka uyandırıcı bir şey keşfetmiş gibiydi. -Y. K. Karaosmanoğlu. 5. Nöbetçi bulunan yer: Orada polis noktası var. 6. Nöbetçi, gözcü, bekçi: O yokuşun başındaki küçücük karakolun her gece çıkardığı noktayı unutuyorsunuz. -Ö. Seyfettin. 7. mec. Sınır, derece, radde: Savaşın gerçekleşme noktasına yaklaştığı sırada... 8. db. Cümlenin bittiğini anlatmak için sonuna konulan, küçük benek biçimindeki noktalama işareti (.). 9. mat. Hiçbir boyutu olmayan işaret. 10. sp. Orta nokta.
nokta
bk. dönem
nokta İng. dot
nokta İng. point
nokta İng. point
Yeri olan fakat büyüklüğü olamayan bir şey.
nokta İng. point
1. Uzambilgisinde tanımsız öğelerden biri. 2. Belirli bir uzayın koyutlarını gerçekleyen öğelerden her biri.
nokta İng. point
Geometride tanımsız terimlerden biri.
nokta Fr. point
(matematik)
nokta
bk. noktazımba
Nokta
Şanlıurfa ili, merkez ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Nokta
7. Üç boyuttan hiç biri kendinde olmıyan varlık, bir Nokta dır.
nokta için benzer kelimeler
nokta, 5 karakter ile yazılır. Ayrıca,
n harfi ile başlar, a harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise,
'n', 'o', 'k', 't', 'a', şeklindedir.
nokta kelimesinin tersten yazılışı atkon diziliminde gösterilir.