öyle

öyle

sf. 1. Onun gibi olan, ona benzer: Ben öyle bir şey demedim. -R. H. Karay. 2. zf. O yolda, o biçimde, o tarzda: Bize öyle öğrettiler. İyi olduğunu sandık. -A. Ağaoğlu. 3. zf. (ö'yle) O denli, o kadar, o derece: Bugünlerde biraz üzüntü içindeysen de kasavetlenmeyesin öyle. -O. C. Kaygılı. 4. ünl. İçinde ne, nasıl vb. sorular bulunan cümlelerin sonuna geldiğinde o cümlede anlatılan şeyin hoş karşılanmadığını veya ona şaşıldığını anlatan bir söz: O ne biçim iş öyle! O nasıl hayvan öyle!

öyle

Parasız.

öyle

Öyle (bk. üle)

öyle

Öğle, bk. ölen, övle

öyle için benzer kelimeler

öyle öyle

(birine) öyle gelmek

dal öyle

kazın ayağı öyle değil

kedinin kabahatini önüne koyarlar, öyle döverler

`öteki durumlar öyle kaldığında`

öyle denmez

öyle olsun

öyle, 4 karakter ile yazılır. Ayrıca, ö harfi ile başlar, e harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise, 'ö', 'y', 'l', 'e', şeklindedir.
öyle kelimesinin tersten yazılışı elyö diziliminde gösterilir.