zemin

zemin Far. zem³n

a. (zemi:ni) 1. Taban, döşeme, yer: “Kırmızı bir zemin üstünde bir sürü insan, havada uçan beyaz bir kuşa bakıyorlardı.” -M. Ş. Esendal. 2. Kumaş, süslü kâğıt, halı, yer muşambası, tablo vb. desenli nesnelerde, biçimlerin üzerinde yer aldığı renk: Zemini mavi bir halı. Zemini beyaz bir basma. 3. mec. Temel, dayanak: “Asıl sohbet zemini nadide yemek tarifi, köşk ve bahçe tanzimidir.” -R. H. Karay. 4. mec. Ortam: Tartışmayı bu zeminde ele alalım. 5. esk. Yeryüzü, dünya.


zemin

1. Marangoz bıçkısı. 2. Ot ve bağ bıçkısı. 3. Tahta delgisi.


zemin

Bağ bıçkısı.


zemin İng. backing track

Bir şarkının, sahnede az sayıda çalgıyla icrasını sağlamak amacıyla, arka planda kullanılmak üzere canlı icra edilecekler dışındaki seslerini içeren önceden kaydedilmiş hâli.


zemin

bk. yer.


Zemin Köken: Far.

Cinsiyet: Erkek 1. Yer, yeryüzü. 2. Temel, dayanak. 3. Konu, tema.


Zemin İng. Sol

zemin için benzer kelimeler


zemin, 5 karakter ile yazılır. Ayrıca, z harfi ile başlar, n harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise, 'z', 'e', 'm', 'i', 'n', şeklindedir.
zemin kelimesinin tersten yazılışı nimez diziliminde gösterilir.