aldırmak

aldırmak

(nsz) 1. Alma işini yaptırmak: “Söyledim, söyledim, bir urgan aldıramadım.” -N. Cumalı. 2. (-i, -e) Getirtmek: “Ne yaptı yaptı, nişanlısını oraya aldırdı.” -C. Uçuk. 3. Vücuttan herhangi bir parçayı veya organı sağlık sebebiyle çıkarttırmak: Bademcik aldırmak. Çocuk aldırmak. 4. (-den) Başkasına kaptırmak: “Elimden aldırdım gül yüzlü yâri / Ben bir daha buldum ellere nispet” -Emrah. 5. (-i, -e) Sığdırmak: Bunca eşyayı bu küçücük eve nasıl aldırdınız. 6. (-e) mec. Önem vermek, değer vermek: “Aldırma sen hemen çalış ki biraz / Çalışan ilerler, yerinde kalmaz” -E. B. Koryürek.


aldırmak

1. Yüklü hayvanın bir yanı hafif, bir yanı ağır gelmek, meyletmek: Hayvan aldırıyor, tutta düzeltelim. 2. Hamlatmak, yormak: Hayvanı çok sürdük, aldırmışız. 3. İki parçayı birbirine uygun hale getirmek, alıştırmak.


aldırmak

Bir türkü veya şarkıyı kendi kendine söylemek, tutturmak: Kız bir türkü aldırmış gidiyor.


aldırmak

Yakını ölmek: Yavrımı aldırdım, nerelere giden ben gari.


aldırmak

Aldırmak; isabet ettirmek; eziyet çektirmek


aldırmak, (aldurmak)

Kaptırmak.


aldırmak için benzer kelimeler


aldırmak, 8 karakter ile yazılır. Ayrıca, a harfi ile başlar, k harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise, 'a', 'l', 'd', 'ı', 'r', 'm', 'a', 'k', şeklindedir.
aldırmak kelimesinin tersten yazılışı kamrıdla diziliminde gösterilir.