danışık
a. Olmayan bir durumu varmış gibi göstermek veya olduğundan başka anlatmak için önceden yapılan anlaşma, muvazaa.
danışık
1. Düğün yapacak olanın danışmak için komşularını davet ettiği toplantı: Bu gece danışığa çağırdılar, oraya gideceğim. 2. Düğüne davet eden. 3. Düğüne başlanırken verilen yemek.
danışık
Bildik, tanıdık: Kemerde bizim danışık vardı, bizi hiç bilmezlikten geldi.
danışık
1. Karşılıklı yapılan yardım. 2. Anlaşma, sözleşme.
danışık
Düğünlerde gelen misafirlerin ağırlanması
danışık İng. simulation, fictitious transaction
Gerçek güceriye (iradeye) uygun olmayan bildiride bulunmak için birden çok kişilerin bir türe işleminde oybirliğine varmış olmaları.
danışık
muvâzaa. ~ lı işlem: muvâzaalı muamele (karş. görünüşteki işlem).
danışık
bk. tanışık
danışık, (tanışık)
1. İstişare. 2. Danışılan mesele
Danışık
Sivas ili, Zara ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
danışık için benzer kelimeler
danışık, 7 karakter ile yazılır. Ayrıca,
d harfi ile başlar, k harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise,
'd', 'a', 'n', 'ı', 'ş', 'ı', 'k', şeklindedir.
danışık kelimesinin tersten yazılışı kışınad diziliminde gösterilir.