dem

dem Far. dem

(I) a. 1. Hazırlanan çayın renk ve koku bakımından istenilen durumu. 2. hlk. Pişirilen yemeklerin yenecek kıvamda olması. 3. esk. Soluk, nefes. 4. esk. Zaman, çağ: “Âdemden bu deme neslim getirdi / Bana türlü türlü meyve getirdi” -Âşık Veysel. 5. esk. İçki. 6. esk. Koku.


dem Ar. dem

(II) a. esk. Kan.


dem

1. Susuz, kıraç tarla. 2. Kıraç tarlada yetişen ekin.


dem

Dokumacılıkta kullanılan, iki tarafı tahta ortasına kamış parçaları konulmuş bir çeşit tarak.


dem

Neşe, gönül hoşluğu, keyf: Gam da geçer dem de geçer.


dem

1. İçine şeker konulmuş çay. 2. Toz halinde çay: Bir atım dem ver, çay içelim.


dem

Pişirilen yemeklerin kıvama gelmesi.


dem

Kan.


dem

< Ar. dem: aybaşı kanaması. || dem getmek: rahim kanaması geçirmek


dem

< Far. dem: zaman; vakit. || her dem (üçün): her zaman


dem

1. Vakit, an, tam zamanı. 2. Kıvam, ayar. 3. Çay demi


dem için benzer kelimeler


dem, 3 karakter ile yazılır. Ayrıca, d harfi ile başlar, m harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise, 'd', 'e', 'm', şeklindedir.
dem kelimesinin tersten yazılışı med diziliminde gösterilir.