kutu

kutu Rum.

a. 1. İnce tahta, mukavva, teneke, plastik vb.nden yapılmış, genellikle kapaklı kap: “Enfiyesini, üstü mineli bir kutudan çekerdi.” -A. Ş. Hisar. 2. sf. Bu kabın alabildiği miktarda olan: “Tam bir kutu çorabı tıkıştırdılar koltuğumun altına.” -N. Hikmet. 3. Elektrik veya telefon tellerinin toplanıp bağlandığı kap. 4. mec. Bir kimsede, bir yerde, bir şeyde iyi veya kötü bir özelliğin fazlalığını belirten bir söz: Akıl kutusu. Fesat kutusu.


kutu

Yarım kile.


kutu

Tabaka.


kutu İng. box
kutu İng. 1. can, tin, 2. spool box

Sinema 1. Makaraların korunması, saklanması, sıralanması için yerleştirildikleri amüminyum, paslanmaz çelik ya da yoğruktan, yassı ve yuvarlak kap. (Ayrıca, bir makaralık film taşıdığından, makara gibi film uzunluk birimi olarak da kullanılır. Bir kutu film, 35 mm'lik fimlerde, 1.000 ayaktır (yaklaşık 300 m). 2. Büyük göstericilerde, aygıtın üst ve altında yer alan, verici ve alıcı makaraların takıldığı, kapaklı yuva.


Kutu İng. Boite

kutu için benzer kelimeler


kutu, 4 karakter ile yazılır. Ayrıca, k harfi ile başlar, u harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise, 'k', 'u', 't', 'u', şeklindedir.
kutu kelimesinin tersten yazılışı utuk diziliminde gösterilir.