uygulama

uygulama

a. 1. Uygulamak işi, tatbikat, tatbik, pratik: “Yaptığımızın keyfî bir uygulama olduğunun farkında ama bir şey de söyleyemiyor.” -A. Ümit. 2. Kuramsal bir bilgiyi, ilkeyi, düşünceyi herhangi bir alanda hayata tatbik etme, tatbik: “Bir çeşit uygulama oluyordu yazdıkları.” -N. Cumalı. 3. huk. Yürütüm.


uygulama İng. application
uygulama İng. comparing, application, coinciding

Yazı, parmak izi, imza ve benzerlerinin kime ilişkin olduğunun saptanması ve yasanın uygulanması.


uygulama İng. practice

1. Bir düşünceyi, bir ilkeyi ya da, bir kuramı gerçekleştirme işi. 2. Öğrencilerin kuramsal olarak öğrendikleri ilke ve yasaların derslik içinde ya da dışında doğrulanması için yapılan çalışmalar. 3. Öğretmen adaylarının çevrelerindeki okullara giderek türlü öğretim yöntem ve tekniklerini belli bir programa göre kullanmaları.


uygulama İng. application, putting into practice

Bir oyunun, bir sahnenin ya da bir kesimin sahne üzerinde denenmesi.


uygulama İng. application

Halkın, geleneksel yollarla edindiği ya da dış ülkelerden ödünç alarak benimsediği oluşumlarla doğrudan doğruya kendisinin uyguladığı işlemlerden her biri. bk. uygulamalı halkbilim, uygulamalı insanbilim.


uygulama

tatbikat. ~ Yasası: Tatbîkat Kanûnu.


uygulama İng. application, using

Bir bulguyu yeni ürünler elde etmek için yapımda ve üretimde kullanarak gereken işlemleri yerine getirme.


uygulama Osm. tatbik, tatbikat

(tatbikat) (matematik)


uygulama İng. application

Bir araştırma tasarısı ya da bir izlencenin uygun yöntem ve yordamlar aracılığıyla alanda eyleme dönüştürülmesi.


uygulama için benzer kelimeler


uygulama, 8 karakter ile yazılır. Ayrıca, u harfi ile başlar, a harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise, 'u', 'y', 'g', 'u', 'l', 'a', 'm', 'a', şeklindedir.
uygulama kelimesinin tersten yazılışı amalugyu diziliminde gösterilir.