yavan
sf. 1. Yağı az: Yavan yemek. 2. Katıksız: Birçok günler yavan ekmek bile bulamaz. -F. R. Atay. 3. mec. Hoşa gitmeyen, tatsız: Hayatları gerçekten yavan ve dayanılmaz bir sıkıntıyla sonuçlanır. -H. E. Adıvar. 4. mec. Görgüsüz, bilgisiz.
yavan
1. Tatsız (yiyecek için). 2. Tuzsuz. 3. Tatsız, anlamsız (konuşma için).
yavan
Sağılır hayvanı bulunmayan (aile için).
yavan
1. Çirkin. 2. Tembel, beceriksiz, gevşek (kişi).
yavan
Tatsız.
yavan
< ET yavgan: yavan; katıksız; yağsız. || yavan yaşıh / yağli yavan aramamak: önüne ne gelirse yiyip kalkmak; yemek seçmemek
yavan
1. Yağsız. 2. Zayıf, mahrum // yavan yahşi: öte beri (yiyecek)
yavan İng. too slight a contrast, too light a contrast, not contrasted enough, too soft, flat, low contrast, weak
Sinema/TV. Sertliği az olan, karanlık bölümleriyle aydınlık bölümleri arasında kesin ayırım bulunmayan (görüntü).
yavan için benzer kelimeler
yavan, 5 karakter ile yazılır. Ayrıca,
y harfi ile başlar, n harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise,
'y', 'a', 'v', 'a', 'n', şeklindedir.
yavan kelimesinin tersten yazılışı navay diziliminde gösterilir.