yetmek
(nsz) 1. Bir gereksinimi karşılayacak, giderecek nicelikte olmak: Hasan'ın gücü yetse belki de dayak atacak. -H. E. Adıvar. 2. (-e) Yeterli sebep olmak: Bir sigara bir ormanı yakmaya yeter. 3. Kötü bir davranış, durum, tutum yeterli olmak, kâfi gelmek: Bu zulüm artık yeter! 4. (-e) mec. Başkasına gereksinim duymamak, kendine yeter olmak: Kendiyle dolu, kendine yeten, olgun ve aydın bir insanın değil bir günü, bazen bir saati bile yüz binlerce lira değerinde olabilir. -H. Taner. 5. (-e) hlk. Bir yaşa erişmek, ulaşmak: At dört, kız on beşe yettiği zaman / Severim kır atı bir de güzeli -Dadaloğlu. 6. hlk. Olgunlaşmak.
yetmek
Bir kimseyi elinden tutup götürmek, bir hayvanı yedeğe alıp çekmek
yetmek
Olgunlaşmak.
yetmek
Varmak, erişmek.
yetmek
Başa çıkmak, gücü yetmek: Ben sana yetemem, kardaşım yeter.
yetmek
Varmak, ulaşmak
yetmek
Yetmek, yetişmek, ulaşmak
yetmek
< ET yetmek: yetişmek; yetmek; çatmak
yetmek
Yetişmek, büyüyüp olgunlaşmak
yetmek
1. Yapmak. 2. Kâfi gelmek
yetmek
Ulaşmak
yetmek
Kâfi gelmek // yetar ki: yeter ki, ...da
yetmek
1. Yetişmek, erişmek, vasıl olmak, ulaşmak. 2. Olgunlaşmak.
yetmek için benzer kelimeler
yetmek, 6 karakter ile yazılır. Ayrıca,
y harfi ile başlar, k harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise,
'y', 'e', 't', 'm', 'e', 'k', şeklindedir.
yetmek kelimesinin tersten yazılışı kemtey diziliminde gösterilir.