bağlantı
a. 1. İki veya daha çok şeyin birbiriyle bağlı bulunması, ilişki, irtibat, bağlanak: Kar yüzünden çevre ile bağlantı kesildi. 2. İki şey arasında ilişki sağlayan bağ: Bütün ulaştırma bağlantıları tahrip edilmiştir. -F. R. Atay. 3. Yapılacak işle ilgili sözlü veya yazılı anlaşma, angajman.
bağlantı Fr. Ligature
bağlantı Fr. Connexion
bağlantı
Akarsuların seviyesini yükseltmek, suları toplamak veya başka yöne çevirmek için yapılan bent
bağlantı
Duvarların arasına yatay olarak konulan ağaç
bağlantı
Tarlaları korumak için kenarlarına çekilen harçsız duvar, çit.
bağlantı
Bir işin veya sözün sonu, sonuç.
bağlantı
1. bk. bağlama (VIII). 2. bk. bağlama (III).
bağlantı
1. Arabaya sap sarıldıktan sonra en üste konulan deste. 2. Saz demetini bağlayan saz parçası.
bağlantı
1. Arabalarda dingil üzerindeki parçaları birbirine bağlayan demir. 2. Araba sandığını alt kısma bağlayan büyük çiviler.
bağlantı
Mukavele.
bağlantı
1. Yeni yapılan binaların mukavemetini arttırmak için köşelere konulan kılıç biçiminde demir, betonarme binalardaki köşebent. 2. bk. bağlama (V). 3. Taş duvarlara tuğla veya beton, tuğla duvarlara betondan yapılan kuşak, hatıl.
bağlantı
İki şeyin birbiriyle birleştiği yer, kavşak.
bağlantı
Bent, fıkra, paragraf: Sözüne hiç bağlantı virmez.
bağlantı
Çocuğu olmayanların başvurdukları bir dede: Ayşe hanım bağlantıya gitmiş.
bağlantı
1. Yapılarda destek olarak kullanılan ağaç, demir, köşebent. 2. Yapının sağlam olması için destekleyerek örme biçimi: Bu daşla, yuvalak bağlantı dumaz.
bağlantı İng. linkage
Alel olmayan iki ya da daha fazla sayıdaki genin birlikte kalıtlanması. Bu genler aynı kromozomda bulunmaları nedeniyle birbirine bağlıdırlar ve ikinci Mendel kanununa ters hareket ederler, yani bağımsız değildirler.
bağlantı İng. attachment (hardware)
bağlantı İng. connection
bağlantı İng. link
bağlantı İng. connexion, attachment
Bir suçta, suçluluk ve kişisel sorumluluk yönünden varolan bağlantı.
bağlantı İng. linkage
bağlantı İng. connection
İki borunun birbirlerine eklenme yeri.
bağlantı İng. linkage
İletken sarımlarından oluşan kapalı bir akım çevriminde sarım sayısı ile mıknatısısal akı çarpımı.
bağlantı İng. coupling
Motorlu araçlarda devimi oluşturan parçalarla motor arasında birleşmeyi sağlayan parça ya da düzen.
bağlantı İng. coupling, accouplement
(I) 1. döşem: İki boruyu birbirine eklemekte kullanılan parça. 2. otomobil: Motorlu araçlarda, devimi oluşturan parçalarla motor arasında birleşmeyi sağlayan parça ya da düzen.
bağlantı İng. connection
(II) elektrik: Bir elektrikli aygıtın çevrime ya da elektrikle çalışan iki aygıtın birbirine bağlanması.
bağlantı İng. correlation
İki oluşuk ya da ayrı bölgelerdeki katmanbilgisi birimlerinin taşılbilim ve fiziksel özellikleriyle yerbilim yaşlarında ve katmanbilgisi durumlarında eşdeğerlik olduğunun belirtilmesi.
bağlantı İng. merging
Başka başka doğrultulu kıvrımların birbirine yaklaşması.
bağlantı
Sütü makineye vermeğe ya da makinenin ağzındaki sütü kesmeye yarayan süt makinesinin kazan bölümündeki aygıt. (Yenikent *Aksaray -Niğde)
bağlantı İng. linkage
Belirli kalıtsal karakterlerin birkaç döl boyunca bağlı kalma eğilimi.
bağlantı için benzer kelimeler
bağlantı, 8 karakter ile yazılır. Ayrıca,
b harfi ile başlar, ı harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise,
'b', 'a', 'ğ', 'l', 'a', 'n', 't', 'ı', şeklindedir.
bağlantı kelimesinin tersten yazılışı ıtnalğab diziliminde gösterilir.