belirti
a. 1. Bir olayın veya durumun anlaşılmasına yardım eden şey, alamet, nişan, nişane: Tuhaf! Çocukların yüzünde zerre kadar utanma belirtisi yok. -A. Ümit. 2. tıp Vücuttaki işlevsel bir bozukluğun, hastalığın göstergesi olan durum veya görüntü, araz, semptom, sendrom.
belirti Fr. İndice
belirti Fr. Expression
belirti
Görüntü, hayal: Karşıdaki belirti acaba insan mı, hayvan mı?
belirti
Görüntü, gölge: Bir belirti gördüm emme ayıramadım.
belirti İng. circumstantial evidence
Suçun, sanıkça işlendiği kanısını uyandıracak nitelikte olmakla birlikte, bağımsız biçimde ve kesin bir kanıt gücü olmayan ipucu.
belirti
karîne.
belirti Osm. ârâz
(biyoloji)
belirti, belirtgen Osm. kısm-ı tam
(logaritmada), karakteristik (tam kısım logaritmada) (matematik)
belirti İng. symptom
Canlıda düzgülü olmayan durumların geliştiğini belli eden ipucu.
belirti İng. sign
Hasta hayvanların genel durumunda veya organlarında klinik muayenelerle veteriner hekim tarafından saptanabilen ve normal hayvanlarda görülmesi olağan sayılmayan, anatomik, fizik, şimik ve işlevsel değişiklikler, araz, bulgu, beldek.
belirti İng. indication
Gözlem yoluyla elde edilen ve bir bilgiye götürebilecek ipucu.
belirti için benzer kelimeler
belirti, 7 karakter ile yazılır. Ayrıca,
b harfi ile başlar, i harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise,
'b', 'e', 'l', 'i', 'r', 't', 'i', şeklindedir.
belirti kelimesinin tersten yazılışı itrileb diziliminde gösterilir.