pir

pir Far. p³r

a. (pi:ri) 1. Yaşlı, koca, ihtiyar kimse: “Ak sakallı pir, bunları söyleyerek sırra kadem basmış.” -Y. K. Karaosmanoğlu. 2. Bir tarikat veya sanatın kurucusu: “Büyük Itri'ye eskiler derler / Bizim öz musikimizin piri” -Y. K. Beyatlı. 3. zf. Adamakıllı, iyice: Bir söyledi ama pir söyledi. 4. mec. Herhangi bir konuda, bir meslekte deneyim kazanmış, eskimiş kimse, guru.


pir

Cevizin yeşil kabuğu.


pir

1. Sebze yaprağı. 2. Havuç yaprağı. 3. Asma yaprağı. 4. Zeytin yaprağı. 5. Çam yaprağı. 6. Soğanın tohumlu sapı.


pir

Dokuma tezgâhlarındaki tarağın sık olanı.


pir

Çanı, ardıç vb. ağaçların yeşil yaprakları, sürgünleri.


pir

Filiz


pir

En iyi, en iyisi


pir

1. Erkek savaş tutsaklarından, pencik yasasına göre ayrılan kocamışlara verilen ad. 2-Tarikat kurucusu. 3-Lonca ve fütüvvet kuruluşlarının başında bulunan yönetici.


pir

Herhangi bir zanaatın, tarikatın kurucusu, ulusu. (Saz ozanları kendilerini yetiştirenlere ya da ozanlıkta ünlü kişilere de böyle derler. Yunus Emre, Âşık Ömer bunlardandır.)


pir için benzer kelimeler


pir, 3 karakter ile yazılır. Ayrıca, p harfi ile başlar, r harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise, 'p', 'i', 'r', şeklindedir.
pir kelimesinin tersten yazılışı rip diziliminde gösterilir.