taslak

a. 1. Bir şeyi, bir sanat veya edebiyat eserini ana çizgileriyle, türlü bölümleriyle belirten ön çalışma, eskiz: “Evet, diye devam ettim, hikâyen henüz taslak hâlinde.” -R. H. Karay. 2. mec. Usta olmadığı hâlde kendini ustaymış gibi göstermeye çalışan kimse.

1.Görünüşü düzgün olmayan, kaba saba (insan ya da eşya için). 2.Gelişigüzel yontulmuş ağaçtan yapılan hamur ya da çamaşır teknesi.

İri kesilmiş kavun, karpuz, vb. şeylerin dilimleri.

Büyük, geniş (yüz için).

Dişlenmemiş törpü.

Övüngen.

İleride gerçekleştirilecek herhangi bir şey için yapılan önçalışma.

(Resim, Heykel, Mimarlık) Bir tablo, heykel ya da mimarlık yapıtına başlamadan önce, sanatçının ilktaslakta yararlanmak üzere yaptığı çizim, maket ya da çırpıştırma resim. a. bk. ilk taslak, çırpıştırma resim, maket.

Ayrıntıya inmeden kabaca gösteren çizenek ya da çizge.

(coğrafya)

Sinema Oyunluğun özetten başlayarak geliştirilmesine geçilirken çalışmalarda yardımcı olacak metin.

Bir eserin ilk düşünülen kabataslak şekli.

Bir dekorun taslak biçiminde ön hazırlığı. Eskiz.

1. genel uygulayım: Herhangi bir yaratının ana çizgilerine, çeşitli bölümlerine ilişkin tasarıları belirten önçalışma. 2. işleyim, yapıcılık: a. Bir sıra işlemlerden sonra son biçimine yakın duruma gelmiş olan ürün. b. Yapmaya, işlemeye, üretmeye konu olan nesnenin kesinleşmemiş kaba biçimi. 3. ağaç işleri: Zıvana deliklerini kabaca biçimlendirmede kullanılan oluklu burgu biçimindeki araç. 4. seramikçilik: İşlenecek duruma getirmek amacıyla küçük parçalara ayrılarak kurumaya bırakılan yuvgu biçimindeki çömlek hamuru.

Bir yapıtın kesin biçimini almadan önceki durumu.

1. Henüz gereği gibi işlenmemiş, kaba, yakışıksız, kusurlu. 2. Haşin, hoyrat, ahmak.

taslak için benzer kelimeler

taslak, 6 karakter ile yazılır. Ayrıca, t harfi ile başlar, k harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise, 't', 'a', 's', 'l', 'a', 'k', şeklindedir.
taslak kelimesinin tersten yazılışı kalsat diziliminde gösterilir.