yaka

yaka

a. 1. Giysilerin boyna gelen, boynu çeviren bölümü: “Paltosunun yakasını kaldırıp tenha caddeyi tutturdu.” -Y. K. Karaosmanoğlu. 2. Giysilerin boyna gelen bölümüne eklenen ve türlü biçimlerde olan parçası. 3. Kıyı, kenar, taraf: “Sokağın karşı yakasına geçtiler.” -M. Ş. Esendal. 4. Eğik yerey. 5. Yapıların saçaklarında, suyun içeriye sızmasını önlemek için kiremidin altıyla oluk arasına konulan metal levha. 6. Semt: “Hele bir işimizi bitirip karşı yakaya geçelim de onu sonra düşünürüz.” -A. Gündüz. 7. den. Sahil. 8. den. Yelkenlerin kenar ve köşeleri.


yaka

1. Yan, yön. 2. Semt. 3. Sırt, bayır. 4. Kıyı.


yaka

Kadın memesi.


yaka

Çeşitli otlardan, nesnelerden yapılarak, ağrıyan, hasta organ üstüne konulan bir em.


yaka

1. Kıyı. 2. Yön, yan.


yaka

Taraf, yan


yaka

Yaka, boğaz


yaka İng. collar

1. Yaka şekline benzer yapılar. 2. Yarım kordalılarda üç kısımdan oluşan vücudun orta bölgesi.


yaka Osm. sâhil (nehir veya gölde)

(coğrafya)


yaka

1. Kayığın kenar ağacı. (Gençali *Senirkent -Isparta) 2. Kağnı boyunduruğunda, boyunduruğun öküzlerin ense kısımlarına gelen kısımları. (*İspir -Erzurum)


Yaka

Afyon ili, Başmakçı ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


Yaka

İstanbul ili, Teke bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


Yaka

Kastamonu ili, Akkaya bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


yaka için benzer kelimeler


yaka, 4 karakter ile yazılır. Ayrıca, y harfi ile başlar, a harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise, 'y', 'a', 'k', 'a', şeklindedir.
yaka kelimesinin tersten yazılışı akay diziliminde gösterilir.