yoklamak
(-i) 1. Dokunarak incelemek: Hem kendimi hem etrafımda gördüğüm eşyayı elimle yokladım. -R. H. Karay. 2. Bakmak, gözden geçirmek, kontrol etmek: Gecenin bir vaktinde şeytan gelmiş yoklamış. -E. Şafak. 3. Durum, bilgi, niyet vb.ni belirlemeye veya anlamaya çalışmak: Kalbimi ne zaman yokladımsa ona dair bir iz bulamadım. -S. M. Alus. 4. Ziyaret veya sağlığını sormak amacıyla birine gitmek: Ara sıra da birimizden biri yukarı çıkarak Sevim'i yokluyordu. -R. N. Güntekin. 5. Ara sıra etkisini göstermek: İlaç aldığım hâlde ağrılarım yine beni yokluyor. 6. Aramak, araştırmak: Odaların köşe bucağını yoklamaya başladılar. -M. Ş. Esendal.
yoklamak
1. Nişanlılar ve aileleri birbirlerine armağan vermek 2. Hasta, lohusa görmek, armağan vermek.
yoklamak
Hastalık, ara ara belirmek: Sıtma sık sık yoklamaya başladı.
yoklamak
Araştırmak.
yoklamak
Kontrol etmek
yoklamak için benzer kelimeler
yoklamak, 8 karakter ile yazılır. Ayrıca,
y harfi ile başlar, k harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise,
'y', 'o', 'k', 'l', 'a', 'm', 'a', 'k', şeklindedir.
yoklamak kelimesinin tersten yazılışı kamalkoy diziliminde gösterilir.