kırma

kırma

a. 1. Kırmak işi. 2. Pili. 3. Kırılmış veya dövülmüş tahıl: Buğday kırması. 4. Basılı kâğıtları forma durumuna getirmek için belli yerlerinden bükme ve katlama işi. 5. Ot bitmeyen bayır: “Yeşerir bayırlar, çöller kırmalar / Nakışların bugün dört yanın dağlar.” -Âşık Ali İzzet. 6. sf. Ortasından kırılarak doldurulan (tüfek): “Mustafa, kırma tüfeğe bir kurşun sürdü.” -Y. Kemal. 7. sf. biy. Melez: Arap kırması bir at. 8. sf. mec. Yabancı etkilerle özgün niteliğini yitirmiş olan.


kırma Fr. Rupture
kırma

Ormandan açılmış tarla.


kırma

1. Bir çeşit av tüfeği. 2. Tabanca.


kırma

Hayvanlara yedirilen, değirmende ufaltılmış, ezilmiş her çeşit tahıl : Bugün hayvanlara arpa kırması aldım.


kırma

Kanı karışık, melez.


kırma

Küçük bakır sahan.


kırma

Küçük dere.


kırma

Pili : Kaftanımı kırmalı yap.


kırma

1. Ot bitmeyen bayır yer. 2. Engebeli toprak. 3. Dağ ve tepelerdeki kuytu yerler : Davar kırmalarda otluyor. 4. Birbirine paralel, küçük sel yarıntıları. 5. Dağlardan akan sellerin yaptığı derin yarıkların arasında kalan tarak dişi biçimindeki çıkıntılar.


kırma

İri yarı.


kırma

Yapı atkısı, yeni yapılan evlerin üzerine atılan ağaç.


kırma

1. Kesildikten sonra yeni yetişen orman. 2.bk. kırık (III).


kırma

Omurların yerinden oynamasından olan sancı : Beli kırma olmuş, çektirmiye gitti.


kırma

Peşkir, havlu, peçete : Kırmayı getir, ellerimi sileyim.


kırma

Koyun ve keçinin derisinin kılla karışık olması durumu.


kırma

1. Pekmezle yarmadan yapılan tatlı. 2. Köfter, üzüm sucuğu.


kırma

Bir çeşit av tüfeği.


kırma

1. Hayvanlara verilen arpa ezmesi. 2. Un kepeği.


kırma

Yollara döşemekte kullanılan gelişigüzel kırılmış taş.


kırma İng. half-blood

Ailesi birbirinden ayrı ırklardan gelen ve her iki ırkın özelliklerini taşıyan kimse.


kırma İng. hybride

Bir özdeğin, doğrusal birleşimle yeniden oluşturulan yönrüngemsilerinden her biri.


kırma İng. knap

Maden cevherini küçük parçalara kırma.


kırma İng. crushing
kırma İng. grit

Püskürtmeli temizleme süreçlerinde aşındırıcı olarak kullanılan ve dökme demir ya da çelikten kırılmış, köşeli küçük parça.


kırma İng. hybrid

Melez.

I) Sahan. (Öveçler *Kırkağaç -Manisa)

II) [gırmalık]: İri öğütülmüş buğday. (*Merzifon -Amasya) [gırmalık] : (Güzel *Güdül -Ankara)


Kırma

Samsun ili, Vezirköprü ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


Kırma Fr. Concassage

kırma için benzer kelimeler


kırma, 5 karakter ile yazılır. Ayrıca, k harfi ile başlar, a harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise, 'k', 'ı', 'r', 'm', 'a', şeklindedir.
kırma kelimesinin tersten yazılışı amrık diziliminde gösterilir.