safra

safra İt. saburra

(I) a. 1. Balonlarda bulunan pilotların, yükselmek veya inişi yavaşlatmak istediklerinde attıkları ağırlık. 2. den. Gemileri ve her boyda deniz aracını dengede tutmak, istenilen su düzeyine kadar batırabilmek için dip bölümlerine konulan ağırlık, balast: “Fakat kotranın altındaki safra onu kurtarır da safrasız salapurya birdenbire alabora oluverir.” -N. F. Kısakürek. 3. den. Bazı balık ağlarının alt tarafına takılan, ağın su içinde kalmasını sağlayan ağırlık, balast. 4. mec. Sıkıntı, tedirginlik, rahatsızlık veren kimse veya şey.


safra Ar. ¹afr¥¢

(II) a. Karaciğerin hazmı kolaylaştırmak için onikiparmak bağırsağına salgıladığı yeşilimsi sarı renkli acı sıvı, öd.


safra İng. bile

Karaciğer hücreleri tarafindan salgılanarak safra kesesinde toplanan ve safra kanalı ile onikiparmak bağırsağına geçerek yağların sindirimine katılan, safra tuzları, hemoglobinin parçalanmasından oluşan safra pigmentleri, kolesterol, lesitin ve diğer maddeleri kapsayan salgı. Öd.


safra İng. bile

Karaciğer hücreleri tarafından salgılanan, safra kesesinde toplanan ve safra kanalıyla ön bağırsağa verilen, yağların sindirimine katılan safra tuzları, pigmentleri, kolesterol, lesitin ve diğer maddeleri içeren salgı, öd.


safra İng. bilis

anat. Karaciğer hücreleri tarafından salgılanan ve ductus choledochus adı verilen kanalla onikiparmak bağırsağına dökülen, yağların sindirimine katılan, alkali özellikte, kahverengi-yeşilimsi sarı renkte salgı, öd, bilis, hlk. yaş egzama, öd suyu, fel.


safra için benzer kelimeler


safra, 5 karakter ile yazılır. Ayrıca, s harfi ile başlar, a harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise, 's', 'a', 'f', 'r', 'a', şeklindedir.
safra kelimesinin tersten yazılışı arfas diziliminde gösterilir.