alt
a. 1. Bir şeyin yere bakan yanı, zir, üst karşıtı: Pantolonlarımızı şiltelerimizin altına seriyoruz, onlar bütün hafta orada ütüleniyor. -Z. O. Saba. 2. Bir nesnenin tabanı: Ayağındaki altları nalçalı koca bahçıvan kunduraları ile ona yetişmesi imkânsızdı. -O. C. Kaygılı. 3. Oturulurken uyluk kemiklerinin yere gelen bölümü: Altına sandalye çekmek. 4. Bir şeyin yere yakın bölümü. 5. Birine göre daha aşağı mevkide olan kimse, madun. 6. sf. Sınıflamalarda ikinci derecede olan: Alt sınıf. Alt cins. Alt takım. 7. sf. Birkaç şeyden aşağıda olan: Yeleğinin alt düğmesi iliklenmemiş. -H. Taner.
alt
Yırtılan çorabın tabanına yeniden örülen parça.
alt
Tarlanın, çukur, su toplanan bölümü.
alt
Eskiyen çorabın tabanına yeniden yapılan terlik biçiminde bir çeşit yama.
alt
Alt
alt
Alt || altdan yohuşa: Aşağıdan yukarıya
alt
1. Alt, dip. 2. Kök
alt İng. bottom
alt Osm. esfel
(biyoloji)
alt
Halk yazınında bir koşanın ikinci dizesi.
alt
Örgü çoraplarının alt kısmı. (Yenikent *Aksaray -Niğde)
ALT İng. alanine transaminase
Alanin transaminaz.
alt için benzer kelimeler
alt, 3 karakter ile yazılır. Ayrıca,
a harfi ile başlar, t harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise,
'a', 'l', 't', şeklindedir.
alt kelimesinin tersten yazılışı tla diziliminde gösterilir.