çerçeve
a. 1. Resim, yazı, ayna vb.ni süslemek veya bir yere asılabilecek duruma getirmek için bunlara geçirilen kenarlık: Duvarda bir çerçeve asılıdır ki çarpıktır, düzeltemezsiniz. -R. H. Karay. 2. Kapı, pencere ile bunların cam veya tablalarının yerleştirilmiş olduğu kenarlık: Pencerenin geniş çerçevesi yıldız salkımlarıyla dolu. -Y. Z. Ortaç. 3. mec. Bir konunun, bir düşünce alanının sınırları veya bu sınırlar içindeki alan: Boğaziçi'nin böyle bir medeniyet çerçevesi içinde geçen hayatı ne güzel ve mükemmeldir. -A. Ş. Hisar. 4. Beden eğitiminde asılma ve tırmanmalar için kullanılan araç.
çerçeve İng. frame
çerçeve İng. outline
çerçeve Alm. Gitterleiter
Cimnastikte, asılma ve tırmanmalar için kullanılan 50 cm lik, 16 dörtgen gözlü ağaçtan araç.
çerçeve İng. proscenium arch
Çerçeve sahneli tiyatroda sahnenin ağzını çevreleyen çerçeve.
çerçeve İng. frame
Çeşitli sirk donanımını desteklemede kullanılan ana çadırın çatısına tutturulmuş dikdörtgen demir iskelet.
çerçeve İng. frame
(Resim) Bir tablo kasnağının çevresine geçirilen kenarlık.
çerçeve İng. binding
Gitarı birleştirmek veya süslemek amacıyla klavye, sap veya gövdeyi çevreleyen plastik veya sedeften şerit.
çerçeve İng. pickup ring
Bazı elektro gitarlarda manyetiklerin etrafına estetik amaçlı olarak monte edilen genellikle plastikten parça.
çerçeve İng. frame
Sinema Alıcının penceresinden dolayı, bir filmin üzerinde her bir resmin yüzeyini sınırlayan, dikdörtgen oluşturan doğrular.
çerçeve İng. architrave
1. Döşem sanatında pencere ve kapı çerçevesine verilen ad. 2. Sahne çerçevesinin üst parçası.
Çerçeve Osm. Çerçeve
Çerçeve Fr. Châssis, Cadre
çerçeve için benzer kelimeler
çerçeve, 7 karakter ile yazılır. Ayrıca,
ç harfi ile başlar, e harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise,
'ç', 'e', 'r', 'ç', 'e', 'v', 'e', şeklindedir.
çerçeve kelimesinin tersten yazılışı eveçreç diziliminde gösterilir.