dik
sf. 1. Yatay bir düzleme göre yer çekimi doğrultusunda bulunan, eğik olmayan. 2. Yatık durmayan, sert: Dik saç. 3. Sert, kalın, tok (ses): Sesi dik ve küstahtı, söylediklerini aşağı salonda bekleşen komşular işittiler. -A. İlhan. 4. Sert (bakış). 5. Ters, aksi (söz). 6. Kaba, yersiz (davranış): Kaba denilecek kadar ani ve dik bir davranışla halasını bıraktı ve kalktı. -H. E. Adıvar. 7. mat. Birbirine dikey olan doğrulardan oluşmuş: Dik açı. Dikdörtgen. Dik yamuk.
dik Fr. Piqueté
dik
Verem hastalığı.
dik
İyi pişmemiş, çiğ: Eti bir saattir pişiriyoruz hâlâ dik.
dik
Tam: Dik yarısı, dik ortası.
dik
Çocukların oynadıkları bilye.
dik
Tahılın kabuğunu yumuşatmaya ve ayırmaya yarayan değirmen.
dik
< ET tik: Etraf, yan. Gece gündüz gulağım dikde."
dik
bk. dikme.
dik, dikey Osm. amudî
(matematik)
dik, dikgen Osm. kaim
(matematik)
Dik Köken: T.
Cinsiyet: Erkek 1. Yatay bir düzleme göre yerçekimi doğrultusunda bulunan, eğik olmayan. 2. Sert, aksi. 3. Sert, kalın, tok
dik için benzer kelimeler
dik, 3 karakter ile yazılır. Ayrıca,
d harfi ile başlar, k harfi ile biter. Tüm karakter dağılımı ise,
'd', 'i', 'k', şeklindedir.
dik kelimesinin tersten yazılışı kid diziliminde gösterilir.